Omuriliğin etkilendiği ağır yaralanmalarda felce kadar gidebilen sonuçlar doğurabiliyor

Omurga yaralanmaları ve en sık karşılaşılan sebepleri hakkında bilgiler paylaşan Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Burkay K. Kaçıra, “Omurga, başın altından başlayıp kuyruk sokumuna kadar giden halk arasında da zincir kemiği olarak bilinen ve ana iskelet. Burada hem kemik dokuları var, hem de kaslar bulunur. Omurgadaki en önemli yapı omurilik kanalı içerisindeki omuriliktir. Omurilikte kasların çalışmalarını ve ağrı gibi duyuları sağlayan sinirler çıkar. Omuriliğin yaralanması sonucu felce ve duyu kaybına gidebilecek durumlar oluşabilir. Omurga yaralanmaları yüksekten düşme, trafik kazaları, spor yaralanmaları, kesici ya da delici alet yaralanmaları gibi nedenlerle ortaya çıkabilir” dedi.

Erkeklerde kadınlardan 4 kat daha fazla görülüyor

Daha çok 25-45 yaş grubu erkeklerde görülen omurga yaralanmalarının belirtilerine değinen Doç. Dr. Burkay K. Kaçıra, “Omurga yaralanmaları, yaralanmanın şiddetine bağlı olarak basit kas ağrıları, kas spazmları gibi, tutulmalar gibi ağrılarla başlayıp omuriliğin etkilendiği ağır yaralanmalarda felce kadar giderek değişik bulgular verebilir. Çok yüksek şiddetli travmalar ile oluşuyor omurga yaralanmaları. Bu nedenle genç aktif popülasyonda, 25-45 yaş kesimlerde erkeklerde daha çok ve sık görüyoruz. Erkeklerde, kadınlardan 4 kat daha fazla görüyoruz” şeklinde konuştu.

Yaralanmanın şiddetine göre tedavi yöntemi

Omurga yaralanmalarının şiddetine göre farklı tedavi yöntemleri uygulandığına dikkat çeken Doç. Dr. Burkay K. Kaçıra, şu bilgileri paylaştı:

“Yaralanmalar basit bir kas spazmından kırık ve çıkığa kadar giden geniş bir yelpazede karşımıza çıkıyor. Yaralanmanın şiddetine göre tedavi yöntemlerini uyguluyoruz. Eğer basit bir kas spazmı ise fizik tedavi yeterli olabiliyor. Ancak omurga ve kemiklerin kırıldığı durumlarda eğer felç durumu yoksa kırığın derecesine, kırığın omurga da yaptığı aks bozuklukların derecesine bakıyoruz. Bazen kırıklar omurgadaki dizilimini bozabiliyor. Bu gibi durumlarda tedavi yöntemleri değişebiliyor ve o zaman da cerrahi yöntemi öneriyoruz”