Günlük hayatın vazgeçilmezi haline gelen akıllı telefonlar, yolda yürürken dahi ellerden eksik olmuyor. Kullanım yaşının 6, oynama yaşının 2’ye düştüğü akıllı telefonlar konusunda uyarılarda bulunan uzmanlar, telefona bağımlı bir toplum haline gelindiğini ve aşırı telefon kullanımının çeşitli sağlık sorunlarını da beraberinde getirdiğini kaydetti.
Günlük hayatın vazgeçilmezi haline gelen akıllı telefonlar, yolda yürürken dahi ellerden eksik olmuyor. Kullanım yaşının 6, oynama yaşının 2’ye düştüğü akıllı telefonlar konusunda uyarılarda bulunan uzmanlar, telefona bağımlı bir toplum haline gelindiğini ve aşırı telefon kullanımının çeşitli sağlık sorunlarını da beraberinde getirdiğini kaydetti.
Gelişen teknoloji ile birlikte insanların vazgeçilmezi haline gelen akıllı telefonlar, hayatın her alanına girdi. Binlerce özelliği bulunan cihazlar, hayatı kolaylaştırdığı kadar olumsuzlukları da beraberinde getirdi. Birçok alanda insan işlerini hızlandıran, veri depolamayı kolaylaştıran telefonlar, gerek oyun gerekse sosyal medya yönüyle insanları kendine bağımlı hale getirdi. Ev ve iş yerlerinde ellerden düşmeyen akıllı telefonlar, trafikte ve yolda yürürken de insanların eline yapıştı. Trafikte telefon kullanımından dolayı meydana gelen trafik kazaları sayısı artarken, kaldırımlarda yürürken telefona bakıp karşısından gelene ya da önündeki bir engele çarpan insanlar oluştu.
“Oynama yaşı 2’ye, kullanım yaşı 6’ya düştü”
Özel Denizli Cerrahi Hastanesi Psikolog ve Aile Danışmanı Cemrenaz Coşkun, telefon bağımlılığının bebeklik dönemine kadar düştüğünü söyledi. Telefon kullanım yaşının 6’ya aynama yaşının 2’ye kadar düştüğünü aktaran Coşkun, “Gündelik hayatımızda telefonu elimizden hiç düşürmüyoruz. Bizim için artık vazgeçilmez bir hale geldi. Telefon kullanım 6’ya yaşı düştü, telefon oynama yaşı ise 2’ye düştü. Telefon kullanımının çok olumlu yanı olduğu gibi olumsuz yönleri de var” dedi.
“Karşıdan karşıya geçerken elimizde telefon oluyor”
Telefon kullanımında bağımlı bir toplum haline geldiğimizi dile getiren Coşkun, “Biz artık bağımlı bir toplum haline gelmiş bulunuyoruz. Yolda yürürken, araç kullanırken, karşıdan karşıya geçerken artık telefon elimizde, asla bırakmıyoruz. Araç kullanırken özellikle ışıkların yanması sırasında kırmızıdan yeşile geçiyor, hala arkadan korna sesleri geliyor. Çünkü telefon bağımlılığımızı bırakamıyoruz. Yolda yürürken ağaca çarpan, yoldaki direğe çarpan bir sürü insanın olduğunu haberlerde görüyoruz. Aynı zamanda karşıdan karşıya geçerken elimizde telefon oluyor. İnsanların yolda yürürken birbiri ile çarpışması da bizim için gündelik hayatımızı sıkıntıya sokan şeyler” diye konuştu.
“Hamilelikte düşüğe neden olabilir”
Hamilelik döneminde aşırı telefon kullanımının radyasyonun düşüklere de neden olabildiğini ifade eden Coşkun, “Bağlılıklarımızdan kurtulmak bir tık daha kolay olsa da bağımsızlıklarımızdan kurtulmak gerçekten çok zor. Eğer gerçekten kendinizde bir sıkıntı olduğunu düşünüyorsanız muhakkak bir uzmandan yardım almalısınız. Aynı zamanda telefondan gelen radyasyonun radyo, televizyon, telefon bu radyasyon sağlık sıkıntılarımızı da gündeme getiriyor. Hamilelik döneminde düşüklere sebep oluyor. Baş, boyun, omuz ağrılarına sebep oluyor” şeklinde konuştu.
Yorum Yazın