Hayatı pahasına da olsa ömrü boyunca hak bildiği yoldan hiç ayrılmayan Mehmet Akif Ersoy, yaşadıklarını yazmıştır! O nedenle, Milli Şair olarak anılması da sadece İstiklal Marşı’nı yazdığından değildir. İdeal ve mütevazı hayatı, O’nu tanıyan herkese örnek olmuştur. Eserleriyle, milletimizin fikir dünyasına renk katmış; kendisinden sonrakilerin ufkunu açmıştır. Kahraman Türk Milleti’nin destanlaşan Milli Mücadelesi, O’nun kaleminden İstiklal Marşı’na dönüşmüş, tarihe altın harflerle not düşülmüştür.
“Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır” diyen Akif, Kurtuluş Savaşı’nın o zor zamanlarında, hem yazdıklarıyla hem de cami cami dolaşıp minberden halka seslenerek bir çıkış yolu arayan milletine adeta cesaret aşılamış, moral kaynağı olmuştur. Aydın olmanın ne demek olduğunu da aldığı bu kutsi sorumluluk ve cansiparane davranışı ile kendisinden sonrakilere sadece anlatarak değil uygulayarak da göstermiştir. Milletinden ayrı duran değil onlardan asla ayrılmayan, anlayan bir aydın olmuştur. Sadece yazdığı eşsiz mısraları ve Safahat’ı ile değil bir rehber niteliğindeki hayatıyla da, milletinin gönlünde farklı bir yer edinmiştir. Mehmet Akif Ersoy, Hak, vatan ve bayrak sevgisinin herkes tarafından kabul görmüş yegane timsalidir. Her zaman saygıyla yad edilecektir. Akif’in “Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?” dediği İstiklal Marşı ise, geçmişle geleceği buluşturduğu en kıymetli emaneti hatta vasiyetidir. Bu emanetine layık, vasiyetine sahip çıkacak şekilde yetişecek nesillerin, O’nun elinden ve dilinden hiç düşürmediği bayrağı, sonsuzluğa taşımasını umut ediyorum. Çok sevdiği Hak’ka yürüyüşünün yıldönümünde Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy başta olmak üzere, istiklal mücadelemizin tüm kahramanlarını minnet ve rahmetle anıyor, onları tanıyan ve anlayan kuşakların yetişmesini diliyorum.
Nihat Zeybekci Önceki Ekonomi Bakanı AK Parti MKYK Üyesi Denizli Milletvekili
Nihat Zeybekci Önceki Ekonomi Bakanı AK Parti MKYK Üyesi Denizli Milletvekili
Yorum Yazın