© Haber Acıpayam 2022

Erken yaşta suç işleyenler, suçu meslek haline getiriyor

Denizli’de Ocak 2006-Aralık 2007 tarihleri arasında suç işlediği iddiası ile getirilen 12-15 yaş arasındaki 185 çocuk üzerinde yapılan araştırmada, suçun erken yaşlarda öğrenilmesi ile devamlılık gösterdiği, olguların yüzde 25’inde suçun tekrarlayıcı nitelikte olduğu tespit edildiği dile getirildi

Emniyet verilerine göre; tekerrür edilen suçların başında; hırsızlık, yankesicilik ve dolandırıcılık geliyor. Polis kayıtlarında, özellikle mala karşı işlenen suçların, yüzde 70-80 düzeyinde suçu meslek haline getiren şahıslarca yapıldığı yeralıyor. Bunun sebepleri arasında; bu suçlardan yargılanan insanlara verilen cezaların caydırıcı olarak görülmemesi, küçük yaşlarda suçlara karışan sanıkların belirli yaşa kadar ceza ehliyeti bulunmaması nedeniyle serbest kalmaları ve bu süreçte rehabilite edilememeleri, ceza ehliyeti kazandıktan sonra edindikleri tecrübelerle artık suç işlemede profesyonel gibi hareket etmeleri gösteriliyor.

Bursa Emniyet Müdürlüğü’nün, 2001-2010 yılları arasındaki veriler incelendiğinde, 1 kere suç işleyenlerin sayısı 133 bin 46 iken, 2 kere suç işleyenlerin sayısı 20 bin 616, 3-5 kere suç işleyenlerin sayısı 11 bin 301 kişi olarak görülüyor. Aynı dönemde, 6-10 kere suç işleyenlerin sayısı 2 bin 871, 11-25 kez suç işleyenlerin sayısı bin 284 ve 26-50 kere suç işleyenlerin sayısı da 284 olarak kayıtlara geçti. Suç Önleme Platformu’nun internet sitesinde 4. Sınıf Emniyet Müdürü Şube Müdürü Hakan Aksoy ve Prof. Dr. Serpil Aytaç’ın makalesinde, suça genç yaşta karışmış kişilerin suç işlemeye daha meyilli oldukları belirtiliyor.

CEZAEVİ ŞARTLARI SUÇU ARTIRICI YÖNDE ETKİLİ

Başlangıçta, kişilerin suç işlemeye çekingen ve endişe içinde başladığının vurgulandığı makalede, “Zamanla içinde bulunduğu çevre, şartlar ve birçok farklı faktör kişide suç işleme eğiliminin artmasına ve giderek suç işlemeyi meslek haline getirmesine neden olmaktadır. Toplumdaki bazı sosyo-ekonomik sorunların, işsizlik, yoksulluk ve yoksunluk sorunlarının da mevcudiyeti, cezaların yeterince caydırıcı olmaması, suçun meslek haline getirilmesini kolaylaştırmaktadır. Günümüzde, özellikle mala karşı işlenen suçların yüzde 70-80 düzeyinde, suçu meslek haline getiren şahıslarca yapıldığının polis kayıtlarına dayanılarak tespit edilmiş olması, bu konunun önemini vurgulamaktadır. Suçun meslek haline getirilmesinde suçun öğrenilmesi faktörünün yanı sıra cezaevi koşullarının da suçu artırıcı yönde bir etkisi olduğu söylenebilir. Ayrıca, eski hükümlülere yönelik sosyal politika tedbirlerinin, suçluların rehabilitasyonuna yönelik faaliyetlerin de yetersiz olduğu anlaşılmaktadır. Her geçen gün sayıları artan profesyonel suçluların suç kariyerlerinin
yükselişine, diğer bir ifade ile suçu meslek haline getirmesine yönelik faktörlerin gerçekçi tespiti ve bu paralelde çözüm yollarının araştırılması suçun önlenmesi ve suçlularla mücadelede önemli bir katkı sağlayacaktır.” ifadeleri yer aldı.

Makalede, suç işlemeye erken başlangıç, suç kariyerinin, yaşamın erken dönemlerinde başladığı ve çok genç yaşlarda suça yönelen insanların, daha sonra suçta ısrar etmeye en yatkın insanlar olduğu varsayımının, son dönemde yapılan bazı akademik çalışmalarda da üzerinde durulduğu belirtildi. Makalede, Denizli’de Ocak 2006-Aralık 2007 tarihleri arasında suç işlediği iddiası ile getirilen 12-15 yaş arasındaki 185 çocuk üzerinde yapılan araştırmada, suçun erken yaşlarda öğrenilmesi ile devamlılık gösterdiği, olguların yüzde 25’inde suçun tekrarlayıcı nitelikte olduğu tespit edildiği dile getirildi.

Veriler incelendiğinde tekerrür edilen suçların başında hırsızlık, yankesicilik ve dolandırıcılık geliyor. Makalede şu ifadelere yer veriliyor: “Bunun sebebi ise bu suçlardan yargılanan insanlara verilen cezaların caydırıcı olarak görülmemesidir. Küçük yaşlarda suçlara karışan sanıkların belirli yaşa kadar ceza ehliyeti bulunmaması nedeniyle serbest kalmaları ve bu süreçte rehabilite edilememeleri, ceza ehliyeti kazandıktan sonra edindikleri tecrübelerle artık suç işlemede profesyonel gibi hareket etmelerine neden olmaktadır. Suç işlemeyi meslek haline getiren sanıklardan bazılarının ruhsal bunalımda bulunduğu yine veriler incelendiğinde karşılaşılan önemli bir noktadır. 11 ve üzerinde suç tekerrüründe bulunan bin 643 sanıktan 28 sanığın intihara teşebbüs ettiği, 1 sanığın ise intihar neticesi öldüğü anlaşılmıştır. İntihar ve intihara teşebbüs eden bu kişilerin ruhsal bunalımlarının sebebinin işledikleri suçlardan mı yoksa başka nedenlerden kaynaklandığı ise ayrı bir araştırma konusu olmalıdır.”



İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER